Emperyal Zulüm Karşısında Toplumsal Kolektivite Nasıl Sağlanır?
Kaynak ve olanakları, hiçbir insani kaygı ya da ahlaki ve hukuki sınır tanımayan küresel hegemonik-emperyal güçler tarafından inatla ve büyük bir ısrarla sömürülen Üçüncü Dünya toplumlarının uğradıkları tarifi imkansız zulme “DUR” diyebilmeleri, her şeyden önce “toplumsal kolektivite”yi gerektirir. Üçüncü Dünya toplumları düzeyinde gerekli kolektivite sağlanmadıkça, küresel hegemonik-emperyal zulmün tam anlamıyla durdurulup tarihe gömülmesi mümkün değildir. Öyleyse, Üçüncü Dünya toplumlarında hegemonik-emperyal zulmü durduracak kolektivitenin hangi durum ve koşullarda gerçekleşebileceğini sorgulamak hayati önem arz etmektedir.
Hiç kuşku yok ki, Üçüncü Dünya toplumları düzeyinde hegemonik-emperyal zulme geçit vermeyecek kolektivitenin gerçekleşebilmesi için öncelikli olarak “toplumsal entegrasyon”a ihtiyaç vardır. Aynı yurdu paylaşan, ancak aralarında sıkı bir entegrasyon bulunmayan Üçüncü Dünyalı birey ve grupların, küresel emperyal güçlerin sınır tanımayan zulmü karşısında kolektif biçimde hareket edebilmeleri, uğradıkları amansız zulme kolektif karar ve eylemlerle karşı koyabilmeleri son derece güçtür. Yani, bireyci eğilimlerin her geçen gün biraz daha yaygınlaştığı, samimiyetten yoksun ilişkilerin iyiden iyiye egemen olduğu Üçüncü Dünya toplumları, küresel emperyal zulüm karşısında gerekli kolektiviteyi ortaya koyabilmenin olabildiğince uzağındadır.
Kesin olan şu ki, Üçüncü Dünya toplumlarına “sevgi ve saygı atmosferi” iyice egemen olmadıkça, bu toplumları oluşturan birey ve grupların birbirlerine sıkı biçimde entegre olmaları olanaksızdır. Dolayısıyla, küresel hegemonik-emperyal zulme karşı koyabilmenin başat koşulu olan toplumsal kolektiviteyi gerçekleştirebilmeleri de mümkün değildir. Yani, Üçüncü Dünya toplumlarını oluşturan birey ve gruplar birbirlerini sevip saymadıkça, birbirlerine entegre olamazlar; toplumsal entegrasyonu gerçekleştiremedikleri sürece de hegemonik-emperyal zulme geçit vermeyecek toplumsal kolektiviteyi oluşturamazlar.
Evet, Üçüncü Dünyalı birey ve grupların kahir ekseriyeti birbirini yeterince sevip saymamakta; çünkü birbirine güven duymamaktadır. Yalan ve riyanın, sahtekarlık ve dolandırıcılığın, çıkarcılık ve rantçılığın, fırsatçılık ve istismarcılığın, rüşvetçilik ve vurgunculuğun, yağmacılık ve talancılığın, fitnecilik ve fesatçılığın, canilik ve katliamcılığın, cinsel sapkınlık ve ırz düşmanlığının; kısacası her türlü ahlaksızlık ve hukuksuzluğun, her türlü insanlık dışılığın artarak devam ettiği Üçüncü Dünya toplumlarında, doğal bir biçimde bireyler birbirinden çoğu zaman emin olamamakta, çoğunlukla birbirine kuşkuyla bakmaktadır. Bu durumda asıl ve son derece acil olan, nitelikli bir insani-ahlaki eğitimle Üçüncü Dünyalı birey ve grupları üstün insani ve ahlaki vasıflarla donatmak, böylelikle onları “erdemli” kılmak, yani gerçek anlamda “insan” yapmaktır. Aksi takdirde, Üçüncü Dünya toplumlarını oluşturan birey ve grupların birbirine güven duymasını, birbirinin elinden, dilinden ve belinden emin olmasını beklemek boşunadır.
Kısaca ifade etmek gerekirse; Üçüncü Dünya toplumlarının küresel hegemonik-emperyal zulme bir an önce “DUR” diyebilmeleri, toplumsal kolektiviteyi; toplumsal kolektivite, toplumsal entegrasyonu; toplumsal entegrasyon, sevgi ve saygı atmosferini; sevgi ve saygı atmosferi, karşılıklı güven duygusunu; karşılıklı güven duygusu ise, nitelikli bir insani-ahlaki eğitimle bireyleri salt “biyolojik varlık” olmanın ötesine taşıyarak gerçek anlamda “insan” yapmayı gerektirir.
Selçuk AKYÜZ
(Van. Nisan 2017)
Blogum Kategorileri
Kategoriler
- Blogum (969)
- Makalelerim (23)
- Şiirlerim (940)
- Çilenin Şiirleri (1)
- Duyuru ve Haber (1)
- Hello world (1)
Arşiv
- Şubat 2021 (4)
- Ocak 2021 (16)
- Aralık 2020 (7)
- Kasım 2020 (11)
- Ekim 2020 (12)
- Eylül 2020 (4)
- Ağustos 2020 (3)
- Temmuz 2020 (6)
- Haziran 2020 (26)
- Mayıs 2020 (31)
- Nisan 2020 (43)
- Mart 2020 (35)
- Şubat 2020 (10)
- Ocak 2020 (47)
- Aralık 2019 (69)
- Kasım 2019 (36)
- Ekim 2019 (18)
- Eylül 2019 (40)
- Ağustos 2019 (6)
- Temmuz 2019 (21)
- Haziran 2019 (17)
- Mayıs 2019 (10)
- Nisan 2019 (5)
- Mart 2019 (14)
- Şubat 2019 (17)
- Ocak 2019 (21)
- Aralık 2018 (21)
- Kasım 2018 (42)
- Ekim 2018 (102)
- Eylül 2018 (46)
- Ağustos 2018 (11)
- Temmuz 2018 (7)
- Haziran 2018 (1)
- Mayıs 2018 (2)
- Nisan 2018 (3)
- Mart 2018 (4)
- Ocak 2018 (2)
- Aralık 2017 (4)
- Kasım 2017 (5)
- Ekim 2017 (6)
- Eylül 2017 (1)
- Ağustos 2017 (6)
- Temmuz 2017 (3)
- Mayıs 2017 (2)
- Nisan 2017 (1)
- Mart 2017 (5)
- Şubat 2017 (5)
- Ocak 2017 (4)
- Aralık 2016 (1)
- Kasım 2016 (4)
- Ekim 2016 (5)
- Eylül 2016 (2)
- Ağustos 2016 (4)
- Temmuz 2016 (6)
- Haziran 2016 (9)
- Mayıs 2016 (9)
- Nisan 2016 (3)
- Mart 2016 (3)
- Şubat 2016 (4)
- Ocak 2016 (2)
- Aralık 2015 (2)
- Ekim 2015 (2)
- Eylül 2015 (1)
- Ağustos 2015 (6)
- Mayıs 2015 (2)
- Nisan 2015 (1)
- Mart 2015 (12)
- Şubat 2015 (81)
- Kasım 1998 (1)
Popüler Şiirler
- Erimeye Değer - 40.944 Okunma
- Açıldıkça Perdeler - 26.332 Okunma
- Geliyorum Ey Sevgili - 17.528 Okunma
- Kurtulsun Müslüman - 9.484 Okunma
- Web Sitemiz Yayında… - 8.160 Okunma
- İletişim - 4.256 Okunma
- Razıyım - 3.447 Okunma
- Emperyal Zulüm Karşısında Toplumsal Kolektivite Nasıl Sağlanır? - 3.179 Okunma
- Kaçış Yok - 2.914 Okunma
- Hakkımda - 2.725 Okunma